28 Kasım 2013 Perşembe

Bir Gün David Nicholls


Yıllardan 1998, günlerden 15 Temmuz'dur ve Dexter ile Emma henüz tanışmıştır. Ama birlikte geçirdikleri tek bir gün sürekli birbirlerini düşünmelerine yetmiştir.

Kitabın kapağında bu kitabı sevmeyecek bir tek kişi bile düşünemiyorum diye bir yorum var. İddialı bir söz. Ben kitabı pek sevmedim ama okunulabilecek bir kitap güzel bir aşk hikayesi ama o kadar yani bence fazlasını beklemeyin. Mükemmel bir kitap değil.

25 Kasım 2013 Pazartesi

İkinci Çekilişim Var... Kutunun İçinde...

Herkese Merhabaaaaaa......

İkinci çekilişim için çok heyecanlıyım. Sizler için hazırladığım hediyeleri umarım beğenirsiniz. Severek yaptığım geçenlerde yayınladığım Marilyn Monreo ahşap kutuda hediyelerimi sizlere ulaştıracağım.

HEDİYELERİM NELER

  • El emeğim olan Marilyn Monreo Ahşap Dekupaj Kutu
  • Takı kutusu takısız olmaz,  Küpe ve Kolye takımı (çok beğenerek aldım.)
  • Avon solutions nemlendirici Jel
  • Neutrogena siyah nokta temizleyici peeling jel
  • Loreal üç etkili kusursuz makyaj temizleme suyu 









 KATILIM ŞARTLARIM

Blogumu izlemeye almanız ve g+ dan takibe almanız. Blogunuzda ve g+ dan paylaşmanız. Bloguma yorum bırakmanız.

Not: Kargo bedeli bana aittir. Ürünler hiç kullanılmamıştır. Yurt dışı gönderim yapamıyorum.


Son Katılım Tarihi:16 Aralık 2013 Pazartesi Saat:16:00
Kazananı 17 Aralık 2013 Salı günü bloğumda açıklayacağım.

HERKESE SEVGİLERLE.....

22 Kasım 2013 Cuma

Kişiye Özel Kalemlik

Merhabalar........

       Çekilişimden sonra yeni çekilişim için hazırlıklara başladım. En kısa sürede yeni çekilişimi duyuracağım. Sevgili İdil'de hediyelerini almış güle güle kullansın.Buradan ona sevgilerimi gönderiyorum. Bu arada aklımda olan bir fikri uyguladım. Bilgisayarda fotoğraflara bakarken birden çıktılarını almaya başladım arkadaşımın resimlerini ve kişisel kalemlik yaptım. Geçen yaptığım takı kutusu gibi, ahşap kalemliği beyaza boyadım sonra fotoğrafları yapıştırdım. Hemen sizlerle paylaşayım diye daha vernik bile atmadan fotoğrafladım. Bence güzel bir hediye oldu. Sevgilerle....




20 Kasım 2013 Çarşamba

Çekilişimin Sonucu

Tüm Arkadaşlarıma Merhaba,

Çekilişim dün sonlandı, çekilişime katılan arkadaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ederim. Sonucu random ile belirledim. 70 katılımcı vardı. Kazanan arkadaşım 11. sırada olan İdil Güven Kocaş kendisini tebrik ediyorum. Bana adresini mail atarsa bende hediyelerini bir an önce ulaştırırım. Tekrar hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Yeni paylaşımlarda ve yeni çekilişimde buluşmak üzere. Sevgilerimle.....

Yedek Belirlenen Arkadaşım: 23 Kıvırcık Marul


HEDİYELERİM

100 . Takipçi Çekilişime Katılanlar Listesi

1.     Kerime Günaydın
2.     Zeynep Karakaya
3.     Bence
4.     Uykusuz Balık
5.     Kırmızı Lale
6.     Üsvet
7.     Aycn ozcn
8.     Esra Usta Mimihalanın Dükkanı
9.     Cangz
10.   Hatice Salık
11.   İdil Güven Kocaş
12.   Türkan
13.   Gönül Uçaker
14.   Alanay Yıldırım
15.   İsmail Kalkın
16.   Kadınlara Özel
17.   Smilodase
18.   Geveze Kitap Kurdu
19.   Boş Defter
20.   Bahçem Benim
21.   Mis poine
22.   Nurten Yıldırım
23.   Kıvırcık marul
24.   Emel
25.   Mervelil
26.   Buket Tunay
27.   Nazlı Beyza Akgün
28.   Elif Ekici
29.   Güllerle Dikiş
30.   Tuğba Önde
31.   Esma nur
32.   Nisa nisamla
33.   Gülçin Tonga
34.   Kahvesever
35.   Fotoğraf kutusu
36.   Sinem soydaş
37.   Pervin
38.   Hayatın içinden
39.   Sezobigo
40.   Özden Dönmez
41.   Aslıhan Karaaslan
42.   Selda’nın mutfak defteri
43.   Marifetli Hanımlar Kulübü
44.   7 tepe
45.   Kendinin ruh doktoru
46.   Sargita Gita
47.   Herşeyin bi şeyi var
48.   Cansanat tasarım
49.   Su Ştürk
50.   Sinem Pehlivan
51.   Sema
52.   Sedef Çoşkun
53.   Çekiliş Delisi
54.   Cansu Bıçak
55.   Sengül Sevda
56.   Emine Katırcı
57.   Moon
58.   Saliha Keltepe
59.   Azizenin Renkleri
60.   Ceylan Çınar
61.   Ümmühan Yavuz
62.   Zaman Sözleri
63.   Reyhane
64.   Emel Can
65.   Sihirli Mavi
66.   Meral Ünal
67.   Rüya
68.   Ayfer Çakmak
69.   Tuğçe Küpeli
70.   Bakımlı Anne

                   Asil Kazanan



Yedek Kazanan 

14 Kasım 2013 Perşembe

Marilyn Monroe Ahşap Kutu Dekupajı

Herkese Merhabaaa;
      Uzun zamandır kutu dekupajı  yapmak istiyordum. Marilyn Monroe biçilmiş kaftan olur diye düşündüm. İnternetten bayağı bir fotoğraf indirdim ve A4 kağıdına çıkarıp tek tek kestim. Ahşap kutuyu beyaza boyadım ve üzerine fotoğrafları transfer yapıştırıcı ile yapıştırıp üzerine vernik sürdüm. Daha sonra iç kısmını siyah kadife ile kapladım. Tam mücevher kutusu oldu. Ben çok beğendim. Belki ikinci çekilişimde bunu hediye edebilirim diye düşünüyorum. Sevgilerle....




6 Kasım 2013 Çarşamba

Harikalar Dünyası Facebook'da

 Bu güne dek beni takip eden arkadaşlarıma teşekkür ederim. Her geçen gün biraz daha takipçim oluyor ve bu beni sevindiriyor . Bunun için; Blogumun  bir facebook sayfası olmasının zamanının geldiğini düşündüm ve açtım. Sevgili Aycn Özcn'a bloguma facebook beğen kutusunu eklememe yardım ettiği için çok teşekkür ederim. Beni facebook da da beğenirseniz sevinirim. Herkese mutlu ve huzurlu günler dilerim. Sevgilerimle...


5 Kasım 2013 Salı

Kardeşimin Hikayesi ve Serenad





Zülfü Livaneli'nin bu iki kitabını da okudum. İkiside güzel kitaplar ama bence Seranad daha güzel içinde bilmediğim bir olayı öğrendim ve biraz araştırdım.  Struma Olayı  ikinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerden kaçan Yahudileri Filistin'e götürmek üzere Romanya'dan yola çıkan Struma gemisi İstanbul açıklarında bir Sovyet denizaltısı tarafından batırılıyor. İstanbul açıklarında motoru bozulan ve yolcularının karaya çıkmasına izin verilmeyen geminin batırılması sonucu 768 kişi hayatını kaybediyor ve bunların 103 ü çocuk. Struma'nın batışı ikinci Dünya Savaşı'nın denizde en fazla sivil kayba yol açan olayı olarak tarihe geçmiş.23 Şubat 1942. Bir de Livaneli bu olayı aşkla bağdaştırınca ortaya harika bir roman çıkmış. Ben iki kitabı da okuyun derim.

Kardeşimin hikayesi arka kapağında şöyle yazıyor;
Aşk bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.

Sakin bir balıkçı köyünde genç bir kadının cinayete kurban gitmesiyle başlar her şey. Dünyadan elini eteğini çekmiş emekli inşaat mühendisiyle genç, güzel ve meraklı gazeteci kızın tanışmasına da bu cinayet vesile olur. Kurguyla gerçeğin karıştığı, duyguların en karanlık, en kuytu bölgelerine girildiği hikâye, daha doğrusu hikâye içinde hikâye de böylece başlar. Modern bir Binbir Gece Masalının kapıları aralanır. 

 Her sayfada yeni bir gerçekliği keşfedecek, kuşku ile kesinliğin sınırlarında dolaşacaksınız. 
Ben romanın sonunun mutlu bitmesini isterdim. Nedense hep kitapların mutlu son olmasını istiyorum. Bu çok fazla Türk filmi izlememden olabilir. 

Serenad'ın arka kapağında ise; 
Her şey, 2001 yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi'nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran'ın (36) ABD'den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner'i (87) karşılamasıyla başlar.

1930'lu yıllarda İstanbul Üniversitesi'nde hocalık yapmış olan profesörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile'ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikâyesine karışmakla kalmaz, dünya tarihine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir.

Serenad, 60 yıldır süren bir aşkı ele alırken, ister herkesin bildiği Yahudi Soykırımı olsun isterse çok az kimsenin bildiği Mavi Alay, bütün siyasi sorunlarda asıl harcananın, gürültüye gidenin hep insan olduğu gerçeğini de göz önüne seriyor.

Okurunu sımsıkı kavrayan Serenad'da Zülfü Livaneli'nin romancılığının en temel niteliklerinden biri yine başrolde: İç içe geçmiş, kaynaşmış kişisel ve toplumsal tarihlerin kusursuz Dengesi. 

4 Kasım 2013 Pazartesi

Senden Önce Ben

 Birbirlerine aşktan başka verecek hiçbir şeyleri yoktu...

Yaşamın ince detayları Loudan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu...

Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.

Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lounun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur?

Mucizelere inanmıyorsanız durup bir kez daha düşünün... diyor arka kapakta;

Kitap sürükleyici güzel akıcı hele son sayfaları ve Willin Louya mektubu çok duygulandığım anlardı. Sonunu arkadaşım söylemişti ama ben mutlu bitmesini isterdim. Sonu beni üzdü. Bence okunması gereken güzel bir kitap.