29 Nisan 2014 Salı

MAROON Kültür, Yaşam, Bilgi Topluluğu : ))

Herkese Merhabalar;

Bundan tam 9 gün önceydi...

    Sabahları iş yerime gelip ilk yaptığım tabi ki kapıları açtıktan sonra:) bilgisayarı açmak ve hemen bloguma bakmak, yorumlarda ne göreyim, sevgili Mukaddes Tiryaki'den yani Hayata Dair'den Kürk Mantolu Madonna kitabı ile ilgili yazıma bir yorum. "Okunacaklar listemde yerini aldı bile. Bu arada Maroon'da moderatör oldun ve ben sana kelebekli bir kart gönderdim bir ara bakarsan sevinirim. Orada tebrik etmiştim buradan da edeyim. Sevgiler" diye.  Amanın ne mutlu oldum ne mutlu oldum anlatamam. Artık öğle arası arkadaşlarıma da bir hava attım sormayın. Nesye benim hava atmamı bırakıp topluluğun amacından bahsedeyim. Topluluk da  Şehir, yaşam, moda-güzellik-bakım, teknoloji, yemek ve lezzetler, gezi-seyahat, edebiyat ve tüm görsel sanatlar ile ilgili paylaşımlarınızı yapabilir ve güzel blogları da keşfedebilirsiniz. Sizleri de güzel paylaşımlarınız ve desteğiniz   için   MAROON Kültür, Yaşam, Bilgi Topluluğu'na  bekliyorum. 
                                                                                                                             
                                                                                                                                   Sevgilerimle....

Buda beni şımartan kelebekli kart....

25 Nisan 2014 Cuma

Senden Önce Senden Sonra - Loretta Chase


Kitabın Arka Kapağı

Ona bir çok isim takmışlardı ama melek o isimlerden biri değildi. Sebastian Ballister, Dainler'in adı çıkmış Markisi, çıkmış çok kötü ve tehlikeli biriydi. Saygı duyulacak hiçbir kadın bu lanetli adamla birlikte olmak istemezdi. Dain Markisi'nin de onlarla ilgisi yoktu zaten Günah işleyip durmaktan vazgemiyor, gamsızca yolunda ilerliyordu. Ta ki bir gün dükkan kapısı açılana ve o kadın içeriye girene dek. O, bu dünyadaki en kötü adama aşık olmayacak kadar zeki bir kadındı.

Jessica Trent kararlı, genç bir kadındı ve erkek kardeşinin yoldan çıkmasına ne pahasına olursa olsun engel olacaktı.Onu kurtarmak hem ailesinin geleceğini kurtarmak anlamına geliyordu. Ve genç kadın bu yolda gerekirse şeytanla işbirliği yapmaktan kaçınmayacaktı. İşin zor tarafı karşısındaki şeytanın inanılmaz derecede karşı konulmaz oluşuydu ve esas kurtarılması gereken Jessica'nın ta kendisiydi.

Aşkı kazanmak için verilen çaba ve cesaret, şeytanla çekişen bir kadın güzel ve çirkinin enfes savaşı, okuduğum en iyi tarihi aşk romanı diyebilirim. Ne demeli ki okuyun.... Sevgiler..

24 Nisan 2014 Perşembe

23 Nisan Cezaevi




     Aliağa Şakran'da bulunan kadın mahkumların çocuklarının kıyafet ve oyuncak ihtiyacı olduğunu tanıdığımız gardiyan arkadaş anlatmıştı.  Çok üzülmüştüm, annelerinin suçu yüzünden onlarda cezaevinde büyümekteler. Ben de gardiyan arkadaşımız ile oyuncak ve kıyafet göndermiştim. Çocukların ne kadar mutlu olduklarını anlatmıştı. Hatta o gün hiç ses çıkartmadıklarını ve müdürün onlara bakmaya geldiğini oyuncakları görünce müdürün bile sevindiğini söylemişti. 23 Nisan nedeni ile bu sefer oyuncakları kendimiz götürelim dedik ve çıktık yola bizi içeri almayacaklarını zaten tahmin ediyordum, ama 1. müdürün olmamasından dolayı götürdürdüğümüz oyuncakları da içeriye almadılar. Müdür geldikden sonra kontrol edilip verilsin,  illaki bu gün çocuklara verin demiyoruz dedik ama tüm çabalarımıza rağmen  oyuncakları almadılar. Çok üzüldüm ve kızdım bizim ülkemizde resmi kurumlarda iş bitiriciliği yok herkes benim işim değil diye bir başkasına yönlendiriyor.  23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda bile hiç bir suçu olmayan çocukları mutlu etmek istiyorsunuz o bile prosedüre takılıyor.

15 Nisan 2014 Salı

Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali


Kürk Mantolu Madonna hep okumak isteyip bir türlü okuyamadığım kitaptı, ayrıca iyi ki okudum  dediğim kitaplardan biri oldu. Bence muhakkak okunulması gereken kitap okurken çok duygulandım. Kitabın arka kapak yazısı şöyle;

"Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır , fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor; rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum ' Kürk Mantolu Madonna'yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum."

Kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. Kollarıyla bizi sarar. Sorgulamadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz.

Yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran Sabahattin Ali, bu kitabında güçlü bir tutkunun resmini çiziyor. Düzenin sildiği kişiliklere, yaşamın uçuculuğuna ve aşkın olanaksızlığına(?) dair, yanıtlanması zor zorular soruyor.

14 Nisan 2014 Pazartesi

Anahtar



       Anahtarların üzerine hangi odaya ait olduklarını etiketle yapıştırıyordum ama iki gün içerisinde etiketler bozulup çıkıyordu, bende daha kalıcı olsun istedim. Anahtarları ojelerle renk renk boyadım ama bir şeyi atladım aslında atlamadım da bütünlük olsun diye her yerini boyadım (anahtarların kapıya yapışacağını tahmin ediyordum da bu denli inatçı olacağını tahmin etmiyordum) . Tabi anahtarla kapıları açtıktan sonra asıl iş anahtarı çıkarabilmekte sabah siz beni anahtarlarla cebelleş olurken görecektiniz çıkmıyorlar bir de renkleri karıştırdım yanlış odaların kapılarını açmaya çalıştım iki saatimi şu 3 anahtara harcadım, kendime nasıl kızdım anlatamam en sonunda tüm anahtarları kapılardan zorlada olsa çıkarmayı başardım. Ama ellerim hala acıyor :)))

1 Nisan 2014 Salı

Kırlangıçlar

     Öğle arası odamda bilgisayarın başında kös kös otururken birden içeriye  üç tane kırlangıç girdi. Tabi hemen fotoğraflarını çektim. Kırlangıçlar özgür kuşlardır nasıl oldu merdivenleri  geçip benim odama kadar geldiler, belki olacak güzel olayların habercisidirler. Zaten kırlangıçlar insana sanş ve mutluluk getirirmiş. Umarım öyle de olur. Bir tanesi kaçmadı bile elime aldım kalbi nasıl hızla çarpıyordu sonra biraz yavaşladı elimde tutmak o kadar güzeldi ki; tabi sonra özgürlüğe uçtu evlerin arasında kayboldu....